EĞİTİM MÜCADELEMİZDEN NOTLAR- (2)
Kazancılıların eğitim mücadelesi konusunda tespit ettiğimiz bilinenleri, günümüzün gençleri ile paylaşmak için yayınladığız ilk bölümde, 1948 yılında, İvriz (Ereğli) Köy Enstitüsü (İlk Öğretmen Okulu)’nü bitiren Kazancılı gençlerden, merhum Dede UĞUZ’un, öğretmen (Müdür) olarak kasabamıza atanmış olduğu noktasına gelmiştik. Bu atama sonrasında, Mençek köyünden Mustafa ÇALIŞKAN ve Kazancılı öğretmen merhum Abdullah ERDEM ve diğer öğretmenler zaman içinde kasabamızda görev yapmışlardır. Mustafa ÇALIŞKAN ile 1970’li yıllarda İzmir’de karşılaştık ve ona Kazancı günlerini sordum. Ermenek’ten Kazancıya, birkaç kişiyle birlikte yolculuk ederek gelmiş. Yanında sadece rulo halinde sarılmış bir yorganı varmış. Köye geldiklerinde, onu cami imamına teslim etmişler. Kısa zamanda köylüye ısınmış ve içkili ziyafetli sıra gecelerinin değişmez misafiri olmuş. Hatta, Kazancıda oturan, Anamurlu bir ormancının kızı ile evlenmiş. Kazancı anılarını hiç unutmadığını anlatıyordu.
Cumhuriyetimizin ilanı ile birlikte, Kazancıda ilkokul açılmış olmasının bir ayrıcalık olduğunu belirmek zorundayız. Çünkü, Karşıyaka da uzun süre Kazancı haricindeki köylerde ilkokul yoktu. Çocuğunu ilkokula göndermek isteyen aileler, Ermenek veya Kazancı arasında tercih yapmak ve bu masrafa katlanmak zorundaydılar. Bu dönemde, köyünden Kazancıya okumak için gelen ve Kamiller sülalesinden bir ailenin yanında kalarak ilkokulu bitiren, sonra, yatılı okula giderek Kooperatif memuru olup, Kazancı’da da görev yapan Çatalbadem (Yukarı İrnebol) köyünde emekli memur Sayın Mehmet TAŞDEMİR en yakın örnektir. Kazancının bu okul avantajını gerektiği şekilde kullanamadığını söyleyebiliriz.
Ermenek Ortaokulu 07.11.1949 tarihinde açılmış olup, bu tarihe kadar, bölgede ilkokulu bitiren ve yatılı okullara gitmeyen çocuklar tahsillerine Karaman ve Konya merkezlerinde devam ediyorlardı. Maddi sıkıntı ve coğrafi uzaklık nedenleriyle, sadece, Ermenek merkezden çok sayıda çocuk eğitimlerine devam edebilmiştir. Güneyyurt, Uğurlu, Lemos ve Halimiye gibi merkezlerden az sayıda öğrenci gönderilebilmiştir. İşte, bu sıkıntılı dönemlerde, Kazancıdan ilk olarak Merhum Avukat Fethi ERDEM, sonrasında Emekli Hakim Ali KOÇAŞ, ailelerinin varlıklı ve ileri görüşlü olması nedenleriyle eğitimlerine Konya’da devam ederek Hukuk Fakültesini bitirmişlerdir. İşte, Kazancılı olarak ilk üniversite mezunu olanlar bu öncü kişilerdir. Bu dönemde, Konya Sanat Mektebinde okumuş olan merhum Hasan EREN’i de anmamız gerekiyor.
Ülkemizde çok partili dönemin başlaması, özgürlük ve refahın yaygınlaşması dönemi olmasına rağmen, 1950’li yıllarda da ilkokulu bitirenler, sadece, yatılı öğretmen okulu, ziraat okulu ve askeri okullara gönderilebilmiş, karşımızdaki Ermenek Ortaokuluna yıllarca öğrenci gönderilememiştir. Ermenek ortaokulunda, 1956-1957 eğitim yılında okuyan 143 öğrenci arasında Kazancılı öğrenci yoktur. O yıl, Haziran ayında tatil için şehre gelen öğretmenimiz Sami TUNCA, Ortaokul müdürü Yahya BARAY ile karşılaşır. Müdür Bey, Sami Hocaya hitaben “ hocam, Kazancıdan hiç öğrencimiz yok, gelecek sene en az bir öğrenci bekliyoruz, yardımcı olun “ diyerek adeta yalvarır. Kazancıya gelen Sami TUNCA, gerekli araştırmayı yapar, ilgililerle görüşür ve ilkokulu birkaç yıl önce bitirmiş olan Sayın Sinan ÇELEBİ, ilk Kazancılı öğrenci olarak Ermenek Ortaokuluna gönderilir. Bu okulu 1961 yılında bitiren ilk Kazancılı olan Sinan ÇELEBİ, maliye meslek okulunu bitirerek memur olur. Kendisini 1998 yılında, görev yaptığı İstanbul Defterdarlığı (Cağaloğlu) binasında ziyaret etmiştim. Koridorun başında, üzerinde “ GELİR MÜDÜRÜ “ yazan kapının arkasındaki odada tek başına oturuyordu. Yani, Ermenek ortaokulunda bir Kazancılı bulunsun fikriyle eğitime başlatılan Sinan Ağabeyimiz, bir devlet kadar kalabalık olan İstanbul şehrinin Gelir Müdürü idi. Odacının, çaylarımızı getirirken sergilediği büyük saygıyı izledikten sonra, çok duygulandım, göz yaşlarımı gizledim ve “Kazancılı” olmaktan haklı bir gurur duydum.. Ankara’daki büroma 2007 Nisan ayı içinde gelen ortaokul edebiyat öğretmenimiz Sayın Naci AYDINLI, geçmiş eğitim dönemlerini anarken “ sizin Kazancılı Sinan isminde bir öğrencinin de öğretmeniydim, şimdi nerede? “ diye sordu. Aradan 46 yıl geçmiş olmasına rağmen hala hafızasından silinmemişti. Bu müthiş durum karşısında kayıtsız kalamazdım. Hemen birkaç kişiyi aradıktan sonra Sinan Beye ulaştım ve bunca yıla rağmen kendisini unutmayan öğretmeniyle konuşturdum.
Bu arada, Konya’ya Kuran Kursu eğitimi için gönderilmiş olan Sayın Hasan SOYDEMİR (Emekli Astsubay), bu şehirdeki eğitiminin ikinci yılı sonunda, Ermenek Ortaokuluna nakil yaptırarak buradan mezun olmuş ve Askeri Okula girmiştir. Ermenek Ortaokuluna öğrenci gönderme yolu açılmıştı. 1959 yılında, Durmuş SAYDAM ve Halil ATALAY, bir yıl sonra, Mustafa ÇETİN, İbrahim ZENGİN, Sami YILDIZ, Ahmet YILDIZ, Muhammet ERDOĞAN ve Rasim YILMAZ, 1962 yılında ise Nurullah AKTAŞ ve Hasan ÇAĞLAYAN ortaokula başlamışlardı. Nihayet, 1963 yılından Kazancı ilk okulunu 37 kişi bitirmiş olmasına rağmen, orta okula sadece ben (Naci SÖZEN) kayıt yaptırdım. Okula başladığımda, bazı köylerden 25-30 kişinin okulda olduğunu gördüm. Görmel köyünden, okulda olanların sayısı Kazancılıların iki katıydı. Bir aileden iki erkek ve bir kız çocuk, aynı evde kalarak okuyordu. Kazancılılar az sayıda olmalarına rağmen başarı seviyeleri çok yüksekti. Mustafa ÇETİN, hem okul başkanı, hem de yurt başkanı, diğerlerinden 3 kişi sınıf başkanıydı. Aynı yılın ortasında, koridordaki iftihar listesinde mevcut 8 sınıfı olan okuldan toplam 16 kişinin resmi asılmıştı. Bu listede Kazancılı öğrencilerden, Mustafa ÇETİN, İbrahim ZENGİN, Nurullah AKTAŞ (Dede Hoca ) ve Naci SÖZEN olmak üzere 4 kişinin resmi vardı.
Bu dönem içinde, Kazancılıların eğitim mücadelesine önemli katkılar yapan öğretmenlerimiz, Durmuş ÇETİN, Kiraz ÇETİN, Hüsamettin ERDEM, Sami TUNCA, Sarıvadili Mehmet SOYDEMİR, Gargaralı Ali ÇÖMLEK, İzmirli Gökcen, Antalyalı Naci ÖZMAN gibi öğretmenlerimizin emeklerini de saygı ile anmalıyız. Sami TUNCA, köye 1959 yılında atanmış olup, 1960 ihtilali sırasında öğretmenlik yanında muhtarlık da yapmıştır. Hocamız, 1958 yılında “Okulum “ isimli bir şiir kitabı yayınlamış olup, bu kitabını bizlere hediye ediyordu. Bu kitap, bir Kazancılı tarafından bastırılmış ilk kitap ve kitap da yer alan Kazancılı isimli şiiri de köyümüz hakkında yazılmış olan ilk şiir olma özelliğini taşımıştır.
Ermenek ortaokulu 1964 yılını takip eden yıllarda, her yıl artan sayıda Kazancılı öğrenci barındırmaya başlamıştı. Bu dönemde, Ermenek merkezde öğretmenlik yapmakta olan merhum Abdullah ERDEM, ortaokulda da derslere girdiğinden olacak, diğer öğretmenleri kıskandıracak şekilde bir ün ve ağırlık taşıyordu. Ermenek tarihinde, eğitimle ilgili her olay veya resimde kendisini görmek mümkündür. Bu dönemlerde, Ermenek İlk Öğretim Müdürlüğüne atanan ve bu hizmeti rekor sayılacak şekilde, yani, 17 Haziran 1967 – 17 Kasım 1987 yılları arasında, 20 yıl yürütmüş olan Sayın Hüsamettin ERDEM’in, bölge ile birlikte Kazancılıların eğitimlerine katkıları ve bilhassa, bazı öğrencilerin okula gönderilmesi için harcadığı özel çabaları her türlü taktirin üzerinde olmalıdır. Hocamız, bu hizmet döneminde, değişen aralıklarla Ermenek Kaymakamlığına da vekalet etmiş olduğunu belirtelim. Böylece, Ermenek’te Kaymakamlığa vekaleti ile ilçede en üst seviyede yönetici görevi üstlenmiş ilk ve son (şimdilik) Kazancılı olma özelliğini de taşımaktadır.
Kazancılı ailelerin, Ortaokul eğitimine sıcak bakmamalarının önemli bir nedeni, bu okulu bitirenlerin bir mesleğe sahip olamamaları ve mutlaka liseye veya başka bir yatılı okula gitmek zorunda olmaları hususudur. Ortaokulu okutmakta çok zorlanan ailenin, daha uzağa, lise eğitimini göze alması mümkün gözükmüyordu. Yatılı okulu kazanamazsa da çocuk tahsiline son vermek zorunda kalacaktı. Halbuki, ilkokul sonrası yatılı meslek okuluna gidenler okul bitince hemen maaşa bağlanmakta ve göreve başlamaktaydı. Nitekim. Ortaokulu Ermenek’te bitiren Kazancılılar, lise eğitimi için Karaman, Konya, Mersin gibi uzak şehirlere gitmişlerdi. 1967 yılına gelindiğinde, lise ve sonrasında üniversite eğitimlerine öğrenci gönderebilmek için ailelerin üzerindeki yükün bir kısmının kaldırılması ve daha çok çocuğun ortaokula gitmesinin sağlanması, bunun içinde, en kolay yolun Kazancıya bir ortaokul yapılmasının gerekli olduğu hususu konuşulmaya başlanmıştı…
Yazan : Av. Naci SÖZEN, Mayıs 2007 /ANKARA
Gelecek sayıda ; Kazancı Ortaokulunun Kuruluş Öyküsü….
15 Eylül 2007 Cumartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder